İçeriğe atla
L Harfi İle Başlayan Kelimeler
- Lab (n) Laboratuvar
- Label (v) Etiketlemek, etiket yapıştırmak
- Labour (n) Hizmet, emek, işgücü
- Lack (n) Eksiklik, noksan, yokluk
- Lament (v) Dövünmek, yas tutmak
- Land (n) Kara, toprak
- Landscape (n) Manzara
- Last (adj) Geçen
- Latch (v) Tutturmak, mandallamak
- Later (adv) Daha sonra
- Lattice (n) Kafes
- Launch (v) Başlatmak, girişmek
- Lay down (phr.v) Kural koymak
- Lay out (phr.v) Düzenlemek, hazırlamak
- Lay (v) Koymak, yerleştirmek, sermek
- Layer (n) Tabaka, katman
- Layout (n) Düzenleme, düzen, plan
- Lead to (phr.v) Sonuçlanmak
- Lead (v) Başında olmak, yol göstermek
- Leak (v) Sızmak, kaçak yapmak, akmak
- Lean (adj) Zayıf, ince, yağsız, kıt
- Leap (v) Sıçramak, hoplamak, zıplamak
- Least (adv) En az derece, en az
- Leave out (phr.v) Karıştırmamak, dışında tutmak
- Lecture (n) Ders, konferans
- Legacy (n) Kalıt, miras
- Legal (adj) Yasal, hukuk, kanuni
- Legend (n) Efsane
- Legislation (n) Yasama, kanun yapma, mevzuat
- Legitimate (adj) Yasal, meşru, mantıklı
- Leisure (n) Boş vakit, uygun zaman
- Lend (v) Ödünç vermek
- Leniency (n) Hoşgörü, yumuşaklık
- Lessen (v) Eksilmek, azalmak, azaltmak
- Lest (conj) Olmasın diye, olur korkusuyla
- Let down (phr.v) Yüzüstü bırakmak
- Let go (phr.v) Bırakmak, serbest bırakmak
- Let off (phr.v) Ateşlemek, patlatmak
- Let on (phr.v) Açığa vurmak, belli etmek
- Let out (phr.v) Serbest bırakmak
- Let up (phr.v) Durmak, dinmek, kesilmek
- Lethal (adj) Öldürücü
- Liability (n) Sorumluluk, olasılık
- Liable (adj) Sorumlu, olası, mesul
- Liberal (adj) Liberal, özgür düşünceli
- Liberty (n) Özgürlük
- Licence (n) Lisans, ruhsat, ehliyet
- Lie (v) Yalan söylemek, kandırmak
- Lift (v) Kaldırmak, yükseltmek
- Likelihood (n) Olasılık, ihtimal
- Likewise (adv) Ayni şekilde
- Limb (n) Uzuv, kol, bacak
- Limelight (n) Karpit lâmbası, sahne ışığı
- Limit (v) Kısıtlamak, sınırlandırmak
- Line (n) Hat, çizgi
- Lineage (n) Soy, köken, nesil, sülale
- Link (v) Bağlamak, birleştirmek
- Linkage (n) Bağlantı, eklem, bağ
- Liquid (n) Akıcı
- Literally (adv) Harfi harfine, tam anlamı ile
- Litter (n) Çöp, sedye, tahtırevan
- Live down (phr.v) Kendini aklamak, unutturmak
- Live up to (phr.v) Uzlaşmak, uyuşmak
- Liver (n) Karaciğer
- Livestock (n) Çiftlik hayvanları
- Load (v) Yüklemek, doldurmak, yük olmak
- Loan (n) Ödünç verilen şey, borç, ödünç para, kredi
- Local (adj) Yerel, yöresel
- Locate (v) Yerleşmek, oturmak
- Lock up (phr.v) Kilitlemek, hapsetmek
- Lock (v) Kilitlemek
- Lodge (v) Oturmak, misafir olmak
- Log (n) Kütük, tomruk, parakete
- Lone (adj) Yalnız, kimsesiz, tek
- Lonely (adj) Yalnız, yapayalnız
- Lonesome (adj) Yalnız, yapayalnız
- Long (adj) Uzun
- Look after (phr.v) Göz kulak olmak, bakmak
- Look back on (phr.v) Geçmişe bakmak, geriye bakmak
- Look back (phr.v) Geçmişe bakmak, geriye bakmak
- Look down on (phr.v) Küçük görmek, aşağılamak
- Look down (phr.v) Küçük görmek, değeri düşmek
- Look for (phr.v) Aramak
- Look forward to (phr.v) Dört gözle beklemek
- Look into (phr.v) İçeri bakmak, incelemek, yoklamak
- Look on (phr.v) Seyirci olmak
- Look out for (phr.v) Dikkat etmek, bakmak
- Look out (phr.v) Dikkat etmek, bakmak
- Look over (phr.v) Gözden geçirmek, incelemek
- Look round (phr.v) Aramak, bakınmak
- Look through (phr.v) İncelemek, -den bakmak
- Look up to (phr.v) Saygı duymak, saygı göstermek
- Look up (phr.v) Sözlükte aramak, bakınmak
- Loop (v) Düğümlemek
- Loose (adj) Gevşek
- Loose (adj) Gevşek, oynak, bol
- Lose (v) Kaybetmek
- Lower (v) İndirmek, azaltmak
- Loyal (adj) Sadık, vefalı
- Lubricate (v) Yağlamak
- Luck out (phr.v) Şansı dönmek
- Lucrative (adj) Kârlı, kazançlı
- Luminous (adj) Parlak, aydınlık, açık, zeki
- Lunar (adj) Aya ait
- Lung (n) Akciğer, ciğer
- Lure (v) Cezbetmek, ayartmak
- Lurk (v) Pusuya yatmak, gizlenmek
- Lush (adj) Bereketli, bol
- Luxury (n) Lüks