İçeriğe atla
R Harfi İle Başlayan Kelimeler
- Rabies (n) Kuduz
- Race (n) Yarış, ırk
- Radiant (adj) Parlak, ışık saçan, ışıl ışıl
- Radiate (v) Yaymak, saçmak, ışın yaymak
- Radiation (n) Işın, yayılma, radyasyon
- Radical (adj) Radikal, kökten, köklü, Köksel
- Raft (adj) Yığın, büyük miktar, sal
- Rag (v) Paçavra, çaput
- Rage (n) Öfke, gazap
- Raid (v) Hücum etmek, baskın yapmak
- Raise (v) Yükseltmek, büyütmek
- Random (adj) Rasgele, gelişigüzel, tesadüfi
- Range (n) Sıra, dizi, mesafe
- Ransom (n) Fidye, fidye ile kurtulma, kefaret
- Rapid (adj) Çabuk, hızlı, seri
- Rare (adj) Ender, nadir
- Rarely (adv) Nadiren, seyrek olarak
- Rash (adj) Düşüncesiz, aceleci, sabırsız
- Rate (n) Oran, kur, rayiç
- Rather (adv) Oldukça, bayağı
- Ratify (v) Onaylamak, tasdik etmek
- Ration (n) İstihkak, yiyecek payı
- Rational (adj) Mantıklı, oranlı, akla yatkın
- Ravage (v) Mahvetmek, yıkmak
- Raw (adj) Ham, çiğ, olmamış, pişmemiş
- Ray (n) Işın, ışık huzmesi, iz
- Reach (v) Ulaşmak, erişmek
- React (v) Tepki vermek, tepkimek
- Reaction (n) Tepki, reaksiyon
- Reality (n) Gerçeklik, realite, gerçek
- Realize (v) Fark etmek, farkına varmak
- Rear (v) Büyütmek, kaldırmak, yetiştirmek
- Reason (v) Düşünmek, muhakeme etmek
- Reasonable (adj) Akla yatkın, mantıklı, makul
- Reasonably (adv) Oldukça, makul bir şekilde
- Rebel (v) İsyan etmek, başkaldırmak
- Rebellious (adj) Asi, isyankâr, isyancı
- Rebuke (v) Azarlamak, paylamak
- Rebut (v) Çürütmek, aksini ispat etmek
- Recall (v) Anımsamak, hatırlatmak
- Recede (v) Geri çekilmek, geri gitmek
- Receipt (n) Alındı, makbuz
- Receive (v) Almak, teslim almak, kabul etmek
- Recent (adj) Yeni, son, son günlerdeki
- Recently (adv) Son zamanlarda, geçenlerde
- Recession (n) Gerileme, durgunluk
- Recharge (v) Yeniden şarj etmek, tekrar yüklemek
- Recipient (n) Alıcı, alan kimse
- Reciprocate (v) Karşılık vermek, karşılıklı olmak
- Recital (n) Resital, solist konseri
- Recite (v) Ezberden okumak, ezbere anlatmak
- Reckless (adj) Kayıtsız, pervasız, düşüncesiz
- Reckon (v) Hesap etmek, hesaplamak
- Reclaim (v) İadesini istemek, geri istemek, geri çağırmak
- Recognize (v) Tanımak, farkına varmak
- Recommend (v) Tavsiye etmek, önermek
- Reconcile (v) Barıştırmak, arabuluculuk etmek
- Reconciliation (n) Barış, barışma, uzlaşma
- Reconnaissance (n) Keşif, arama
- Record (n) Kayıt, kaset
- Recover (v) İyileşmek, düzelmek, toplamak
- Recovery (n) İyileşme, düzelme
- Recreate (v) Canlandırmak
- Recruit (v) İşe almak, askere almak, toplamak
- Rectify (v) Düzeltmek, doğrultmak
- Recurrent (adj) Tekrarlayan, yinelenen
- Reduce (v) Azaltmak, indirmek, küçültmek
- Reduction (n) İndirim, düşürme, azalma
- Redundant (adj) İhtiyaç fazlası, gereğinden fazla, gereksiz
- Refer (v) Atıfta bulunmak, kastetmek, ima etmek
- Refine (v) Rafine etmek, arıtmak
- Reflect (v) Yansıtmak, aksettirmek
- Reform (v) Reform yapmak, düzeltmek
- Refrain (v) Kendini tutmak, kaçınmak, sakınmak
- Refugee (n) Mülteci
- Refuse (v) Reddetmek, kabul etmemek
- Refute (v) Çürütmek, aksini ispatlamak
- Regard (v) Dikkate almak, hesaba katmak, düşünülmek
- Regime (n) Rejim, yönetim şekli, düzen
- Region (n) Bölge, yöre
- Register (v) Kayda geçirmek, kaydetmek
- Regression (n) Geri çekilme, dönüş, gerileme
- Regret (v) Üzülmek, pişman olmak
- Regretful (adj) Pişman, üzgün, müteessir
- Regular (adj) Düzenli
- Regularly (adv) Devamlı, düzenli olarak
- Regulate (v) Düzenlemek, düzenleme yapmak
- Regulatory (adj) Düzenleyici
- Rehearse (v) Prova yapmak, tekrarlamak
- Reign (v) Hüküm sürmek, egemen olmak
- Reinforce (v) Güçlendirmek, takviye etmek
- Reinforcement (n) Takviye, destek, güçlendirme
- Reiterate (v) Tekrarlamak, yeniden yapmak
- Reject (v) Reddetmek, geri çevirmek
- Rejuvenate (v) Gençleştirmek, yenilemek
- Relate (v) Bağlı olmak, ilgili olmak
- Related to (phr.v) Ait , ile ilgili
- Relation (n) İlişki, bağlantı, akraba
- Relationship (n) İlişki, ilgi, bağ
- Relative (n) Akraba
- Relatively (adv) Nispeten
- Relax (v) Rahatlamak
- Relay (v) Naklen yayın yapmak
- Release (v) Serbest bırakmak, salıvermek
- Relentless (adj) İnsafsız, acımasız, merhametsiz
- Relevance (adj) İlgi, ilişki, alâka, uygunluk
- Relevant (adj) Konu ile ilgili, alâkalı, uygun
- Reliable (adj) Güvenilir, emin, inanılır
- Reliance (n) Güven, inanç, itimat
- Relic (n) Kalıntı, eski eser, yadigâr
- Relief (n) Rahatlama, sıkıntıdan kurtulma
- Relieve (v) Rahatlatmak, dindirmek, hafifletmek
- Religion (n) Din, inanç
- Religious (adj) Dindar, inançlı, sofu
- Relish (v) Tadına varmak, beğenmek
- Reluctant (adj) İsteksiz, gönülsüz, ağırdan alan
- Rely on (phr.v) Güvenmek, dayanmak
- Rely (v) İnanmak, güvenmek, itimat etmek
- Remain (v) Kalmak, durmak, geriye kalmak
- Remark (v) Belirtmek, söylemek
- Remarkable (adj) Dikkat çekici, göze çarpan
- Remarkably (adv) Dikkate değer biçimde
- Remedy (n) İlaç, tedavi, deva, çare
- Remember (v) Hatırlamak
- Remind (v) Hatırlatmak
- Reminiscent (adj) Hatırlayan, anan, hatırlatan
- Remnant (n) Artık, kalıntı, bakiye
- Remote (adj) Uzak, çok eski, çok uzak
- Remove (v) Kaldırmak, çıkarmak
- Render (v) Vermek, çevirmek, yorumlamak
- Renew (v) Yenilemek, bakım yapmak
- Renovate (v) Yenilemek, tamir etmek, onarmak
- Renown (n) Ün, şöhret, şan
- Rent (v) Kiralamak, kiraya vermek
- Repair (v) Tamir etmek
- Repeat (v) Tekrarlamak, tekrar etmek
- Repetitive (adj) Tekrarlayan, tekrarlı
- Replace (v) Değiştirmek, yerine koymak
- Replica (n) Kopya, tıpatıp aynı, eşi
- Replicate (v) Kopya etmek, aynını yapmak, tekrarlamak
- Reply (v) Cevap vermek
- Report (v) Rapor etmek, anlatmak, söylemek
- Reportedly (adv) Söylendiğine göre
- Represent (v) Temsil etmek
- Reproduce (v) Çoğaltmak, kopyasını çıkarmak
- Reptile (n) Sürüngen
- Repulsive (adj) İtici, antipatik, iğrenç
- Reputation (n) Ün, ad, şöhret, itibar
- Repute (n) Ün, şöhret, ad, isim
- Request (v) Rica etmek, istemek, talep etmek
- Require (v) Gerektirmek, istemek
- Rescue (v) Kurtarmak, muaf tutmak
- Research (v) Araştırmak, incelemek
- Resemble (v) Benzemek
- Resent (v) Alınmak, içerlemek, gücenmek
- Reservation (n) Rezervasyon
- Reserve (v) Ayırmak, tutmak
- Resident (n) Oturan, ikamet eden kimse
- Residue (n) Artık, kalan, kalıntı
- Resign (v) İstifa etmek
- Resist (v) Direnmek, göğüs germek
- Resistant (adj) Dirençli, dayanıklı
- Resolutely (adv) Azimle, tereddütsüz
- Resolution (n) Niyet, karar, önerge
- Resolve (v) Karar vermek, karara bağlamak
- Resort (n) Dinlenme yeri, mesire, tatil yeri
- Resource (n) Kaynak, çare
- Respect (v) Saygı göstermek, saymak
- Respond (v) Cevap vermek, yanıtlamak
- Response (n) Cevap, yanıt, tepki
- Responsibility (n) Sorumluluk, mesuliyet, yükümlülük
- Responsible (adj) Sorumlu, mesul, sorumluluk sahibi
- Rest (v) Dinlenmek, mola vermek
- Restful (adj) Dinlendirici, huzur veren, rahat
- Restless (adj) Huzursuz, kıpır kıpır
- Restore (v) Yenileştirmek, eski haline getirmek
- Restrain (v) Alıkoymak, engellemek, tutmak
- Restraint (n) Baskı, kısıtlama, engel
- Restrict (v) Sınırlamak, kısıtlamak
- Result (n) Sonuç, netice, son
- Resume (v) Kaldığı yerden devam etmek
- Retail (n) Perakende satış, perakendecilik
- Retain (v) Alıkoymak, tutmak, sürdürmek
- Retard (v) Gelişmemek, geciktirmek
- Retire (v) Emekli olmak
- Retired (adj) Emekli, inzivaya çekilmiş
- Retirement (n) Emeklilik, emekliye ayrılma
- Retrieve (v) Geri almak, kavuşmak, telâfi etmek
- Return (v) Dönmek, geri dönmek
- Reuse (v) Tekrar kullanmak
- Reveal (v) Açığa çıkarmak
- Revelation (n) Açığa çıkarma, vahiy
- Revenge (v) Öcünü almak, hıncını almak
- Revenue (n) Gelir, devlet geliri
- Reverberate (v) Yansımak, yankılanmak
- Reverse (adj) Ters, zıt, karşıt, aksi
- Revert (v) Eski haline dönüştürmek
- Review (v) İncelemek, gözden geçirmek
- Revise (v) Gözden geçirmek, tekrar etmek
- Revive (v) Canlandırmak, hayata döndürmek
- Revoke (v) Yürürlükten kaldırmak, iptal etmek
- Revolt (v) Başkaldırmak, isyan etmek
- Revolution (n) Devir, devrim, ihtilal
- Revolve (v) Dönmek, düşünüp taşınmak
- Reward (n) Ödül, mükâfat
- Rich (adj) Zengin
- Rid (v) Kurtarmak, temizlemek
- Ridicule (v) Alay etmek, gülmek
- Ridiculous (adj) Gülünç, komik
- Rife (adj) Yaygın, çok bulunan, salgın
- Rigid (adj) Sert, katı, eğilmez
- Rigorous (adj) Sert, sıkı, şiddetli
- Rip off (phr.v) Kazıklamak, soymak
- Ripe (adj) Olgun, olmuş, dinlendirilmiş
- Rise (v) Kalkmak, yükselmek
- Risk (v) Tehlikeye atmak, göze almak
- Ritual (n) Dinsel tören, dini tören
- Rival (n) Rakip, hasım
- Rivalry (n) Rekabet, yarışma, çekişme
- Rob (v) Soymak
- Robbery (n) Hırsızlık, soygun
- Robust (adj) Dinç, dirençli, kuvvetli
- Role (n) Rol
- Roof (n) Çatı, dam, motor kapağı
- Root (n) Kök, köken, kaynak
- Rotate (v) Dönmek, döndürmek
- Rotten (adj) Çürümüş, çürük, bozuk
- Rough (adj) Pürüzlü, pürtüklü, engebeli
- Roughly (adv) Kabaca, aşağı yukarı
- Round off (phr.v) Tamamlamak, sonunu iyi bitirmek
- Round up (phr.v) Toplamak, kuşatmak
- Round (adj) Yuvarlak, daire şeklinde, küresel
- Route (n) Rota, yol, hat, güzergâh
- Row (n) Sıra, dizi ,tartışma
- Rub (v) Ovmak, ovuşturmak
- Rubbish (adj) Saçma, aptalca, kalitesiz, çöp
- Rude (adj) Kaba
- Ruin (v) Mahvetmek, bozmak
- Rule out (phr.v) Kabul etmemek, çıkarmak, almamak
- Rule (v) Yönetmek, hükmetmek
- Run down (phr.v) Kötülemek, küçük düşürmek
- Run in (phr.v) Uğramak
- Run off (phr.v) Kaçmak, firar etmek
- Run on (phr.v) Devam etmek, ilerlemek
- Run out of (phr.v) Kalmamak , tükenmek
- Run out (phr.v) Bitirmek, tüketmek
- Run over (phr.v) Ezmek, üstünden geçmek
- Run through (phr.v) Ayrıntılar üzerinde durmak
- Run up against (phr.v) Karşılaşmak
- Run up (phr.v) Birden artmak, borcu artmak
- Rural (adj) Kırsal, köy yaşamına ait
- Rush (v) Acele etmek, koşturmak
- Rust (v) Paslanmak, pas lekesi olmak
- Rustle (v) Gıcırdamak, hışırdamak
- Ruthless (adj) Acımasız, merhametsiz, insafsız